Sayın Milletvekili,
Topraklarının yüzde 93`ü aktif deprem kuşağı üzerinde bulunan Türkiye`de, yapıların güvenliği ve deprem nedeniyle oluşacak zararların en aza indirilebilmesi için gerekli tedbirlerin alınması, ertelenemez bir aciliyet arz etmektedir.
Deprem, sel, toprak kayması gibi herhangi bir doğa olayına karşı mesleğimizin bilgi ve birikimi, yapı üretim sürecinin öznesi durumundadır. Bu yüzden, nitelikli ve güvenilir yapılar inşa etmek için yeterli ve gerekli mühendislik hizmetlerinin verilmesi olmazsa olmazdır.
Mevzuatta ve uygulamada yaşanan ciddi sorunlar güvenli yapı üretimini de tehdit altında tutmaktadır. Bu mevzuat eksikliklerinin en önemlilerinden birisi de Şantiye Şefliği Hakkında Yönetmeliktir.
Şantiye şefliği; yapı üretimi veya mimarlık-mühendislik hizmeti gerektiren herhangi bir imalatın plan, proje, resim ve hesapları ile fen ve sanat kurallarına uyumlu; genel şantiye organizasyonunun da teknik mevzuata uygun olarak yürütülme ve denetlenmesi işidir. Bu anlamda şantiye şefi bir yandan yapının fene ve tekniğe, ruhsat ve projesine uygun olarak inşa edilmesini sağlarken diğer yandan da işçi sağlığı ve iş güvenliğinin azami ölçüde sağlanması için gerekli her türlü önlemin alınmasını sağlar.
Mevzuatımıza göre 30.000 m2`ye kadar 5 ayrı işin şantiye şefliğini tek bir kişi yapabilmektedir. Üstelik, yapım işinin tek ruhsata bağlı veya toplu yapı niteliğinde olması halinde yapı inşaat alanı sınırı uygulanmamaktadır. Bir şantiye şefinin beş ayrı şantiyede görevini gerçekleştirebilme imkanı yoktur, olamaz da. Bu koşullarda, nitelikli bir yapım hizmeti sunmak da olanaksız hale gelmektedir.
Şantiye Şefleri Hakkında Yönetmeliğin 6. Maddesinin 3. Bendinde, "Şantiye şefliğinin üstlenilmesinde; yapım işinin konusu, niteliği, büyüklüğü ile özel ihtisas gerektirip gerektirmediği ve ilgili imalatların oranı dikkate alınır" ifadesi yer almaktadır. Oysa uygulamada işin niteliğine aykırı şantiye şefliği taleplerinin kabul edildiği, bu konuda idarelerin keyfi kararlar aldığı görülmektedir.
İlişikte gönderdiğimiz Şantiye Şefliği Durum Raporunda açıkça görülebileceği üzere yapı üretim sürecinin yöneticisi pozisyonunda olan şantiye şefliği alanı son derece kontrolsüz ve sorunludur. Mevcut durumda işin niteliği ile hiçbir alakası olmayan meslek gruplarının keyfi olarak şantiye şefliği görevini üstlenebildiği, hatta belirli bir kesimin şantiye şefliği görevini yürütecek meslek grubundan olmadığı açıkça görülmektedir.
Son birkaç yıldır oranları düşse bile, ülkemizde her yıl 100 bin civarında inşaat ruhsatı verilmektedir. Ne yazık ki bu inşaatların büyük çoğunluğunda mühendislik hizmetleri kağıt üstünde kalıp, göstermelik olmaktan öteye geçememiştir.
Bir deprem ülkesinde hepimizin gözü önünde ve ilgili her kurum ve kuruluşun da bilgisi dahilinde, böylesi önemli bir görevin yasal mevzuatın içeriğinden dolayı, kağıt üzerinde kalması korkunç ve ürkütücüdür.
Sorunun çözümü için aşağıdaki taleplerimizin hayata geçmesi son derece önemlidir.- İstisnai durumlar dışında, her şantiye şefi sadece bir şantiyede tam zamanlı olarak görevlendirilmelidir.
- Şantiye şefliğinin üstlenilmesinde; yapım işinin konusunun, niteliğinin, büyüklüğünün ve ilgili imalatların oranının dikkate alınması, keyfi uygulamaların sonlandırılması için gerekli yasal düzenlemeler yapılmalıdır.
- Şantiye şefliği sürekli eğitime ve mesleki tecrübeye gereksinim duyan bir görevdir. Bu görevi yerine getirecek kişilerin ilgili meslek odalarınca verilen eğitimlere katılıp belgelendirilmeleri zorunlu tutulmalıdır.
- Gerçeğe aykırı beyanda bulunarak şantiye şefliği üstlenilmesinin önünü geçilmesi için şantiye şeflerinden Oda Kayıt Belgesi istenmelidir.
- Şantiye şefleri TMMOB tarafından belirlenen mühendislik asgari ücretinin altında çalıştırılmamalı, hak ve ücretleri yasal güvenceye alınmalıdır.
Türkiye gibi bir deprem ülkesi için, şantiye şefliği çalışma alanının işlevli ve çalışır bir düzene sokulması, şantiye şeflerinin niteliklerinin artırılması hayatiyet taşımaktadır. Bu anlamda uyarılarımızın dikkate alınarak gerekli yasal çalışmaların bir an önce tamamlanıp hayata geçirilmesinde, ülkemizin kaynaklarının verimli kullanılması ve yurttaşlarımızın can ve mal güvenliğinin sağlanması açısından büyük yarar vardır.
Yukarıda paylaştığımız düşüncelerimizi hayata geçirmek için çaba göstereceğinize bütün samimiyetimizle inanıyor, yurttaşlarımızın doğrudan can güvenliğini ilgilendiren yapı güvenliği ve şantiye şefliği konusunda bir meslek odası olarak üzerimize düşen bütün görevleri yerine getireceğimizi bir kez daha ifade ediyoruz.
Şantiye Şefliği Durum Raporuna ulaşmak için tıklayınız