İNŞAAT SEKTÖRÜ SOLUNUM CİHAZINDA

İNŞAAT SEKTÖRÜ SOLUNUM CİHAZINDA

TMMOB İnşaat Mühendisleri Odası Başkanı Cemal Gökçe`nin Antalya 3T haber sitesinde yer alan açıklaması:

İktidarın yıllarca ekonominin motoru olarak gördüğü inşaat sektörü de koronavirüs günlerinde uzmanların görüşüne göre artık solunum cihazına bağlı durumda. İnşaat sektöründe büyüme bir yana, plansız hesapsız yapılan ihtiyaç fazlası konutlardan dolayı küçülme söz konusu.... "İnşaat sektörünün bundan sonra en az iki yıl daha canlanma, ayağa kalma şansı yok. Sadece 2020 yılı için en az yüzde 10 küçülme bekliyorum" sözleri Türkiye Mimar Mühendisler Odalar Birliği`nin İnşaat Mühendisleri Odası Genel Başkanı Cemal Gökçe`ye ait.

Koronavirüs vakasının açıklandığı 11 Mart`ı takip eden günlerde hükümet "istikrar kalkanı" adında bazı önlemler açıkladı. O önlem paketinin içinde bir madde vardı ki, insanlara "salgın hastalıkla mücadelede ederken, inşaat ne alaka?" dedirtti. Buna göre inşaatta konut alımında kredi kullanma oranı yüzde 90`a çıkarılmıştı.

Ömrünü inşaat sektöründe geçirmiş İnşaat Mühendisleri Odası Genel Başkanı Cemal Gökçe`ye sorduk; salgın aylarında kaç konut satıldı diye...

Salgından önce de zaten Türkiye`de çok ciddi konut stokunun bulunduğunu ve bunu eritemediklerini hatırlatan Cemal Gökçe yaşanan krizi, "Virüsten önce de ihtiyaç temelli olmayan lüks konutların satılma şansı yoktu. Sektör zaten zor durumdaydı...

Konut stokunu eritebilmek için kampanya üzerine kampanyalar yapılıyordu. Şu an Türkiye`nin önünde 170 milyar liralık dış borç var. Ocak-Nisan aralığına baktığımız da Dolar, 4.95 liradan 7 liraya gelmiş. Hükümetin konut alacaklara yüzde 90 kredi kullandırma teklifine ancak gülünüp geçilir. İnsanlar karınlarını doyurmak için mücadele ediyor. İşlerini kaybetmişler, ya da ücretsiz izne çıkartılmışlar, bir ay sonra işleri olacak mı olmayacak mı bilmiyorlar... Bu ortamda coronavirüs, devletin devam eden inşaat projelerini devam ettirme olasılığını ortadan kaldırdığı gibi, yeni konutların yapılma şansı da artık yok. Coronayla inşaat sektöründe kriz çok fazla artmıştır" sözleriyle değerlendirdi.

"İnşaat sektörü en az iki yıl ayağa kalkamaz ve 2020 de en az yüzde 10 küçülür" öngörüsünde bulunan Cemal Gökçe, bu zor günlerde bazı ayrıcalıklı şantiyelerde işçilerin ölümüne çalıştırıldığını dile getirerek şunları kaydetti; "Ataşehir Finans Merkezi gibi bazı ayrıcalıklı şantiyelerde bu salgında işçiler omuz omuza çalışıp dip dibe yemek yiyip, neredeyse diz dize uyuyorlar.. Hiç bir önlem yok... İşçilere `gidin evinizde kalın günlüğünüzü biz size verelim` diyen de yok. Bir de yurt dışındaki şantiyelerde çalışıp Türkiye`ye getirilemeyip mahsur kalan inşaat işçilerimiz var maalesef."

``Antalya güvensiz yapı stokunun dışında değil"
Türkiye`nin salgınla mücadelesi devam ederken, son olarak Akdeniz`de meydana gelen depremler uzmanları endişelendirdi. Isparta, Burdur, Muğla, Aydın, Antalya`nın da bulunduğu bölgeye dikkat çeken uzmanlardan, tedbirler konusunda ardı ardına açıklamalar geldi... 1999 Marmara depreminin tanıklarından biri olan İnşaat Mühendisleri Odası Genel Başkanı Cemal Gökçe, Marmara depreminin Türkiye`nin kaliteli güvenilir konut stoku için bir milat olması gerektiğini söylemişti. 30 yıl öncesinden bugünü değerlendiren Gökçe, "Ülkemizde yapı stokunun deprem güvenliği olmadığı 1999 depreminde anlaşılmıştı. Hatta Sayın Demirel o zaman meğer Türkiye`nin dibi delikmiş, demişti. Ben de bu deprem bir milat olsun, depreme dayanıklı planlı konutlar yapalım, demiştim. Ancak bugün gelinen noktada dağ taş sit alanları inşaat oldu. Üstelik bunlar deprem yönetmeliklerine uygun yapılmadı. Maalesef bugünkü yapı stokumuzun durumu 1999 dan dan daha iyi değil. Ve Antalya da bu olumsuz, güvensiz yapı stokunun dışında değil" dedi.

Haberin videosunu izlemek için bannera tıklayınız.