İstanbul Şubemizde Meslekte 25. Yıl Hizmet Belgesi Töreni

İstanbul Şubemizde Meslekte 25. Yıl Hizmet Belgesi Töreni
İMO İstanbul Şubesi 15 Aralık 2018 tarihinde Meslekte 25. Yıl Hizmet Belgesi Töreni düzenledi. Şube Konferans Salonu`nda gerçekleşen törende 1993 mezunu, meslekte 25 yılını dolduran meslektaşlarımıza Onur Belgeleri takdim edildi.

İMO Başkanı Cemal Gökçe`nin yaptığı açılış konuşması:

Sevgili Meslektaşlarım,
 
İnşaat Mühendisleri Odası, 19 Aralık 1954 tarihinde kurulmuştur. Kuruluşumuzun 64. yılını kutluyoruz. Bu kutlamayı tüm şubelerimizle birlikte yapıyoruz.
 
Kurucu Genel Kurulumuzun Sayın Başkanı Rüştü ÖZAL`dan başlayarak, ilk Genel Başkanımız Hikmet Turat`ı ve bugüne kadar yöneticilik yapan tüm yönetici ve meslek büyüklerimizi saygı ve sevgiyle selamlıyoruz. Odamızın kuruluş günü olan 19 Aralık İnşaat Mühendisliği Gününüzü kutluyoruz.
 
19 Aralık 1919 tarihinde toplanan ilk kuruluş Genel Kurulu`na hakim olan düşünce bugünde devam ediyor. O gün deniyordu ki; "Dileğimiz odur ki; bugünkü coşkumuz hep sürekli olsun. Taşıdığımız heyecanın bir sınırı olmasın."
 
Bilinmesini isteriz ki mesleğimize ve meslek odamıza olan inancımız ve güvenimiz bugün de o günkü kadar genç ve diridir. Bugün de taşıdığımız heyecanın hiç bir sınırı yoktur. Geleceğimizi kazanma ve alınan haklarımızı yeniden geri alma mücadelemiz bundan sonra da devam edecektir.
 
İnşaat mühendisliği kurucu mühendislik alanlarının başında geliyor. Bu nedenle inşaat mühendisliği evrensel bir meslektir. Sürdürülebilir bir yaşam kalitesini artırmak amacıyla mesleki bir yetkinlik, etik bir anlayış ve geniş bir işbirliği içerisinde çalışmalarımızı sürdüreceğiz. Geçmiş ile gelecek arasında kurulacak köprünün oldukça sağlam olması gerekiyor. Kuruluş günleri aynı zamanda doğum günleridir. Bu günler, geçmiş ile gelecek arasında sıkı bağların kurulması gereken günlerdir. "Geçmişini bilmeyen geleceğini kuramaz" diye önemli bir söz var. Geleceğimizin sağlıklı bir şekilde kurulması için mesleki-politik hattımızın sürekli olarak bilim, bilgi ve akılla beslenmesi gerekir.
 
Bugünkü dünyamız,  dünkü dünya kadar büyük değildir. Dünyanın her hangi bir yerindeki doğal ve ekolojik değerlerin bozulması yerel düzeyde kalmıyor tüm insanlığı etkiliyor. Sürdürülebilir bir planlama ve sürdürülebilir sosyal çevrenin oluşturulması hizmet sürecinin ana halkası olarak bizleri de şekillendiriyor. Bu nedenle, hizmet üretim sürecinde sadece bilimsel ve teknik gerekliliklerin yerine getirilmesi yeterli olmuyor.
 
Hayatın genel akışı içerisinde doğaya ve yaşam alanlarına haksızca müdahale edenlere karşı sesimizi sürekli olarak yükseltmemiz gerekiyor. Bugün ülkemizin ve dünyanın nüfusu giderek artıyor. Aynı zamanda teknolojik gelişmeler inşaat mühendisliği uygulamalarının kapsamını, boyutunu ve önemini her geçen gün artırıyor. Bu duruma paralel olarak bilgi üretimi de hızlı bir şekilde artıyor. Odamız, inşaat mühendisliği alanında ortaya çıkan gelişmeleri ülke ölçeğinde yaygınlaştırmak için çalışmalarına hiç durmadan devam ediyor.
 
Bugün dünya 4. Endüstri Devrimini yaşıyor. Bilgi ve bilişim alanı her geçen gün gelişiyor. Ülkeler artık sektörlerden daha çok sektörleri dönüştürecek teknolojilere odaklanıp yeni yatırımlar yapıyor. Yaşam bilimlerine, malzeme bilimlerine ve bilgi iletişim teknolojilerine büyük önem veriliyor. Bu gelişmelerden inşaat mühendisliği alanı da, Odamız da önemli ölçüde etkileniyor. Çünkü inşaat mühendisliği ihtiyaç duyulan her yapıyı farklı malzeme ve tasarımlarla bir araya getirip düşünceyi eğleme dönüştüren önemli bir meslektir. Bizler, insanların,  güven ve huzur içerisinde yaşamaları için sürekli olarak öğrenmek durumundayız. Bu amaçla can ve mal güvenliğini korumak için sürekli öğrenerek güvenli yapılar üretiriz.
 
64 yılı geride bırakan bir meslek Odası`nın üyeleriyiz. Bundan sonra her yıl aramıza katılacak 10 bin inşaat mühendisi ile birlikte mesleğimizin değersizleşmesini önlememiz gerekiyor. Fiziki yapısı yetersiz, laboratuarı olmayan, akademik seviyesi oldukça yetersiz,  inşaat mühendisliği bölümlerinin açılmasını mesleğimizin önemi açısından doğru bulmuyoruz.
 
Artan toplumsal gereksinmelere rağmen; mesleki yetki, mesleki yeterlilik ve attığımız imzanın bizlere yüklediği sorumluluğu bilerek budanan yasal haklarımızı yeniden kazanmamız gerekiyor. Yasal haklarımızın yetersizliği sayısal çoğunlukla birleşince; ücret düşüklüğü, işsizlik ve haksız rekabet gibi önemli sorunlarla karşılaşıyoruz.
 
Bu nedenle daha çok birliğe, dayanışmaya ve mücadele etmeye ihtiyacımız var. Hizmet üretim sürecinde sadece bilimsel ve teknik gerekliliklerin yerine getirilmesi yeterli değildir. Hayatın genel akışı içerisinde doğaya ve yaşam alanlarına haksızca müdahale edenlere karşı sesimizi daha gür çıkarmamız gerekiyor.
 
Her şeye saldıran; bilimi, tekniği ve mühendisliği yok sayan bir ortam içerisinde haksızlıklara karşı mücadele ediyoruz. Sürdürdüğümüz mücadelede yanımızda yer aldınız. Sizlere kuruluşumuzun 64. yılı nedeniyle teşekkür ediyoruz.
 
Görevimiz, hep birlikte yaşamış olduğumuz sorunları çözmek ve mesleğimizin toplumdaki yerini ve etkinliğini yükseltmektir. Odamızın ve mesleğimizin geçmişi, gecesini gündüzüne katarak fedakarca çalışanların tarihidir. Bu tarih, mesleğe bağlılık ve kamu yararını her şeyin önünde tutan bir tarihtir.
 
19 Aralık kuruluş günümüz nedeniyle meslekte 25 yılını dolduran meslektaşlarımızı kutluyoruz. Ülkemizin gelişmesi ve imarı doğrultusunda bugüne kadar yapmış olduğunuz hizmetler nedeniyle büyük bir saygıyı fazlasıyla hak ettiniz.
 
Mesleğinizin en olgun dönemini yaşıyorsunuz. Önünüzde hiç de az olmayan hizmet yıllarınız var. Bu yılları başarılı ve sağlık içerisinde geçirmeniz en büyük dileğimizdir. Bu güne kadar yapmış olduğunuz hizmetler nedeniyle sizlere teşekkür ediyoruz. Bundan sonraki yaşamınızın sağlık ve mutluluk içinde geçmesini tüm içtenliğimizle diliyoruz.

15.12.2018
Cemal GÖKÇE
TMMOB İnşaat Mühendisleri Odası Başkanı
 

 

Tören açılışında konuşan Şube Başkanı Nusret Suna`nın açılış konuşmasıyla başladı. Suna, "Sizleri Şubemizde ağırlamaktan büyük bir mutluluk duyuyoruz. Törenimize katılma nezaketi göstererek bizleri yalnız bırakmadınız, onur verdiniz, teşekkür ediyoruz." diyerek başladığı konuşmasında; "Her meslek değerlidir. Değeri insana, topluma, ülkeye yararı ölçüsünde anlaşılır.

Elbette her meslek bilgi, emek, disiplin ve tutku gerektirir. İnsanın can ve mal güvenliğiyle doğrudan ilintili kaç meslek gelir aklımıza? Hayatın niteliğini doğrudan etkileyen kaç meslek vardır?

Tarihi görünür kılan kaç meslek sayılabilir? Kültürel ve sosyolojik değişimleri eserlerine yansıtan, toplumsal ihtiyaçlar üzerinden rotasını çizen ve ancak toplumsal gelişmeyi belirleyen kaç meslek bulunur?

Sadece barınma sorununu çözmekle sınırlı ilkel yapılardan bugünkü yapılara, derme-çatma geçiş noktalarından bugünkü görkemli köprülere ulaşma hem mesleğimizin kat ettiği mesafenin ve aynı zamanda hem de toplumsal değişimin ifadesinden başka nedir ki?

Nasıl ki insanın ihtiyaçları mesleğimizin itici gücü olduysa, mesleğimiz de tarihin itici gücü olarak belirleyici bir pozisyon almıştır." diyerek konuşmasını sürdürdü.

"İstanbul`da binalar devriliyor, istinat duvarları yıkılıyor, yollar çöküyor; bütün bunlar deprem yaşanmadan oluyor bir de. Güvenli yapı üretimi bir türlü sağlanamıyor. Yapı denetim sistemindeki zaaflar giderilemiyor. Ama bir taraftan da inşaat ruhsatlarında mühendis imzası kaldırılarak, meslektaşlarımız üretim sürecinden çıkartılmak isteniyor.

Kent içi ulaşım sorun olmaya devam ediyor. İş kazaları, kaza olmaktan çıkıyor, adeta katliam haline geliyor. Kentler talan ediliyor, yeşil yok ediliyor, su havzaları tahribata uğruyor. İstanbulluların can güvenliği tehdit altındayken, ivedilikle deprem güvenliği önlemlerinin alınmasına ihtiyaç varken, Kanal İstanbul gibi projelere öncelik veriliyor.

Kentler, kent merkezleri sermaye gruplarının ihtiyacına göre düzenleniyor, kentler kapitalizmin av alanı olarak görülüyor ve buna uygun mevzuat değişiklikleri gerçekleştiriliyor.

Belediyeler ticarethane, kentliler müşteri haline getiriliyor." diyerek sözlerine devam eden Suna, "25 yılda biriktirdiklerimizi, daha verimli yılların ön hazırlığı gibi algılayalım. Geride bıraktığımız 25 yılı geleceğe doğru atılmış kıymetli bir adım olarak kabul edelim. Proje masalarında dirsek çürütmeye, şantiyelerin tozunu toprağını solumaya devam edelim. Ancak unutmayalım ki bizler, medeniyetleri var ediyor ve onları geleceğe taşıyoruz." sözleriyle konuşmasını sonlandırdı.

Konuşmalarının ardından meslekte 25 yılını dolduran 1993 mezunu törene katılan meslektaşlarımıza Onur Belgeleri takdim edildi.