Marmara Depremi’ni unutmadık unutturmayacağız

 

Marmara Depremi`ni unutmadık unutturmayacağız

Marmara Depremi`nin yıldönümlerinde yürüyüş düzenleyen Odamız, depremi unutmamak ve unutturmamak için bu yıl İzmit`teydi.

 

TMMOB adına Odamızın yürütücülüğünü yaptığı "7. TMMOB Depreme Duyarlılık Yürüyüşü" 17 Ağustos 2014 Pazar günü İzmit`te gerçekleştirildi.

Marmara Depreminin 15. yıldönümünde düzenlenen yürüyüşe yüzlerce TMMOB üyesi ve deprem mağduru katıldı.

Deprem kuşağında yer alan ülkemizde, yetkililere vatandaşlara, teknik elemanlara sorumluklarını hatırlatmak ve depremlerde hayatını kaybeden vatandaşları anmak amacıyla düzenlenen yürüyüş için TMMOB üyeleri saat 02:00`de Merkez Bankası önünde toplandı.

TMMOB Yönetim Kurulu Başkanı Mehmet Soğancı, Odamızın Yönetim Kurulu Üyeleri, Birliğe bağlı Odaların Yönetim Kurulları, İMO Kocaeli Şubesi, İMO Sakarya Şubesi ile çok sayıda TMMOB üyesinin katıldığı yürüyüş Merkez Bankası önünden başladı ve Deprem Anıtı`nda sona erdi.

"TMMOB Depreme Duyarlılık Yürüyüşü" pankartı arkasında yürüyen, döviz, meşale ve TMMOB flamaları taşıyan kitle yürüyüş boyunca  "İzmit uyuma, depremi unutma", "Deprem öldürmez, cehalet öldürür" sloganları attı.

Deprem Anıtı`nda İMO Yönetim Kurulu Başkanı Nevzat Ersan ve TMMOB Yönetim Kurulu Başkanı Mehmet Soğancı birer konuşma yaptı.

Nevzat Ersan, 15 yıl önce herkesi derinden yaralayan, binlerce insanın canına mal olan ve yine binlerce yurttaşı evsiz bırakan 17 Ağustos depreminin yıl dönümü nedeniyle İzmit`te olduklarını belirtti. Böylesi bir acı nedeniyle bir araya geliyor olmaktan dolayı duyduğu üzüntüyü dile getiren Ersan, "Her ne kadar yaşanan kayıplara çare olamasak da bundan sonra benzer acıların ve yıkımların yaşanmaması için yapacağımız çok şeyin olduğunu hatırlatmak için bugün sizlerle bir aradayız; ve elbette siyasi erke, yerel yönetimlere sorumluluklarını hatırlatmak istiyoruz" dedi.

"Kaybettiklerimizi geri getiremeyiz ve elbette sizin yaşadığınız, hissettiğiniz acıyı aynı yoğunlukta duyamayız. Ateş düştüğü yeri daha fazla yakıyor biliyoruz" diyen Ersan, doğal olaylar nedeniyle acı ve kayıp yaşıyor olmanın kabul edilemeyeceğini dile getirdi. Ersan, aynı acıların tekrarlanmaması için yedi yıldır Depreme Duyarlılık Yürüyüşleri düzenlediklerini kaydetti.

Ersan: Depremi felakete dönüştüren güvenli, sağlıklı ve nitelikli yapıların üretilmemesidir

Nevzat Ersan, doğa olaylarının felakete dönüşmemesi için alınması gereken önlemleri de sıraladı. Ersan, güvenli, sağlıklı ve nitelikli yapıların üretilmesiyle, ayrıca işlevsel ve sağlıklı bir yapı denetim sisteminin kurulmasıyla depremlerde yaşanan kayıpların önüne geçilebileceğini kaydetti. Nevzat Ersan, "Şu açık ki, yapılar gerekli mühendislik hizmetini aldığında yıkılmamakta, zarar görmemektedir. İnşaat mühendisliği her zeminde ve her şart altında güvenli yapı üretiminin mümkün olduğunu örnekleriyle kanıtlayan bir bilim dalıdır" diye konuştu.

Meslek Odalarını işlevsizleştirme politikalarının yapı üretim ve denetim sürecini olumsuz etkilediğini belirten Ersan, "Ne yazık ki siyasi iktidar meslek odalarını işlevsizleştirmeyi asli amaç edinmiş görünmektedir. Dikkat edilirse, siyasi iktidar tarafından son dönemde mesleki alanımızda gerçekleştirilen kayda değer değişiklikler meslek odalarıyla ilgili olanlardır. Meslek odalarını, üyelerini ve üye uygulamalarını denetlemeyecek durumda bırakmak, yapı üretim sürecini denetimsizliğe ve kaosa terk etmek anlamına gelmiştir. Siyasi iktidar adeta Türkiye`nin bir deprem ülkesi olduğu gerçeğini görmezden gelmekte, mühendislik mesleğini önemsizleştirmeye çalışmaktadır" dedi.

Anmada söz alan Mehmet Soğancı ise, 17 Ağustos 1999 tarihinde meydana gelen basit bir doğa olayının felakete dönüştüğünü belirtti. Soğancı konuşmasına şöyle devam etti: Depremin 15. yılında düzenlediğimiz depreme duyarlılık yürüyüşünü tamamlıyoruz. Duymayan kulaklar duysun, görmeyen gözler görsün diye buradayız. Ülkemizin yüzde 98`i deprem kuşağında yer alıyor. Depremlerin afet olarak yaşanması halkımızın yazgısı değildir. Depremin felakete dönüşmesi önlenebilir. Yeter ki yapılaşmada bilimin gereği yerine getirilsin.

Konuşmaların ardından asrın felaketinde hayatını kaybedenler için saygı duruşunda bulunuldu.